Bugün,
Ana Menu
Anasayfa
Yöresel Haberler
Hava Durumu
Sinema
Astroloji
Eğlence
Oyun
E-Kart
Forum
Turizm
Hoteller
Rent A Car
Turizm & Seyahat
Restaurant & Cafe
Trabzon Hakkında
Kültür
Tarih
Coğrafya
Resimler
İçerik Ortakları
Sağlıkonline
Şiir Sitesi
Hukuk Rehberi
Tıkabasa.com
ankara evden eve nakliyat
seo
Anket
--Anket Güncellenmektedir.--
E-Bülten
 Kaydınızı yapın.,Bizden haberdar olun.


Trabzon

Kısa Tarih

Trabzon'un kuruluşu M.Ö.2000 yıllarına inmektedir. Erzurum'dan geçen ve İran sınırına varan, Avrupa ile Asya'yı birbirine bağlayan tarihi İpek Yolunun başlangıcında kurulan Trabzon şehrinin ilk kurucularının Ortaasya ve Kafkaslardan bölgeye gelen Turani Kavimlerden Marlar, Tibarenler ve Moskların olduğu tarih kitaplarında yer almaktadır.

Trabzon'un kuruluşundan itibaren geçirdiği devreler şöyle sıralanabilir.

I.Devir: Kuruluşundan serbest şehir oluncaya kadar geçen devir (M.Ö.2000-M.Ö.750).

Bu devir karanlık geçen bir devirdir. Bahçecik mevkiinde bulunan bazı kalıntılar bize bu bölgeye ilk defa Kafkasya'dan Mosklar, Tibarenler ve Marların gelerek tarım ve balıkçılık ile meşgul olduklarını bildirmektedir. Orta Asya'da ve Orta doğu'dan gelen ticaret yollarının denize ulaştığı yer olan Trabzon'un ticari ve stratejik önemi bu dönemde de Ege kıyıları halkınca biliniyordu.

Efsane olmakla birlikte meşhur Argonatlar Seferi bunu gösterir. "Colehide-Kolşit" denilen şimdiki Gürcistan'ın bir kısmını ve oradan batıya doğru Trabzon'a kadar uzanan sahili içine alan mıntıkanın ormanlarının zenginliği ve dağlardaki madenler daha o zamanlarda meşhurdu. Milattan çok önce geçtiği sanılan seferin gayesi Kolsşit'te asılı olduğu dilden dile dolaşan bir altın postu elde etmekti. "Altın post" un bu bölgenin zenginliğinden kinaye olduğu söylenir. Her halde buraların servetine alâmetti. Bazı rivayetlere göre madencilik sanatı bu bölgede oturan bir kavim tarafından bulunmuştur.

II.Devir: Serbest Şehir Devri (M. Ö. 750 M. S. 50).

Bu devir M.Ö.8. Yüzyıl ortalarından Miladın ilk yüzyılı ortalarına kadar süren devirdir. Bu devirde M. Ö. 756 yılında Sinop'tan kolonizatör Miletliler Trabzon'a gelmişlerdi. Zamanlarının en iyi denizci ve tüccarları olan bu kolönizatörler aslen iyonya'nın en önemli merkezlerinden Milet şehrindendirler. Buna nisbeten Miletliler veya Mileliler diye tanınırlar.

Ege kıyılarından kalkıp boğazları aşarak Karadeniz'e çıkan ve herşeyden önce ticaret fikriyle hareket ettikleri söylenen Miletliler ilkin M. Ö. 785 yılında savaşla Sinop'u'ele geçirmişlerdir. Tabii limanıyla Sinop Şehri bu insanların merkezi olmuş ve oradan Karadeniz'in her tarafına, alışverişe elverişli buldukları noktalara yayılmış ve yerleşmişlerdir.

Miletliler, Sinop'u elde ettikten 29 yıl sonra Ordu ve Giresun ile birlikte, kendilerinden önce var olan Trabzon'a da gelmişler ve ne şekilde olduğu bilinmeyen bir surette yerleşmişlerdir.

Şehirden ilk bahseden, M. Ö. 400 yılında Onbinlerin bakiyesi olan sekizbin küsür kişilik ordu ile Trabzon'a gelen Yunanlı komutan ve filozof Ksenefon'dur. Şehir O'nun zamanında Sinop'a belli bir vergi ödüyordu. Onbinler Trabzon'da kendi dilini konuşan Sinop'a mensup Miletlileri buldular. Bir ay kadar Trabzon'a misafir kaldıktan sonra memleketlerine deniz yoluyla ulaşmak istediler. Ancak, Trabzonluların gemilerinin önemli bir kısmı seferde olduğu için ordunun yanlızca bir kısmının Trabzonluların yelkenleriyle denizden, diğer kısmının ise karadan yollarına devam ettiği kaydediliyor.

Miletliler, Trabzon'dan Asya'nın göbeğine ve Ortadoğuya ulaşan ticaret yolları üzerinden akan alışveriş hareketlerinin bağlanıp çözüldüğü Trabzon'da çok büyük servetler elde etmişler ve merkezleri olan Sinop'u her sahada geride brakmışlardı. Trabzonluların yüzlerce parçalık gemileri gelen ve giden ticaret emtiasını Karadeniz'in her tarafına ve boğazları aşarak Ege kıyılarına taşıyordu.

M. S. birinci yüzyılın ortalarına kadar, bazı sarsıntılarla birlikte devam eden bu serbest şehir dönemi Roma hakimiyeti takip etti.

III. Devir: Roma Devri (50-395)

Romalılar, diğer Yunan sömürgelerine yaptıkları gibi Trabzon'a da "Serbest Şehir" ünvanı ve imtiyazını bırakmışlardı. Trabzon Romalılar için doğuda bir üs ve iaşe merkezi halini almıştı. Karadeniz'deki Yunan sömürgelerinin merkezi olan Sinop, Roma döneminin başında önemini kaybetmişti. Trabzon ise giderek güç kazanmış ve Karadeniz'in en işlek iskelesi, en canlı ticaret merkezi haline gelmişti.

Romalılar Trabzon'a konumundan dolayı özel önem veriyorlardı. Roma imparatoru Adrian M. S. birinci yüzyılda şimdiki Kalepark / Güzelhisar'ın denize doğru uzanan kayaların altını oydurarak bir liman yaptırmıştı. Osmanlı devrine kadar işe yarar halde kalmış olan bu liman sonraları kumla dolmuş ve kullanılmaz hale gelmiştir.

Latince Bella Castron limanı olarak anılan bu liman, Avrupa-Asya ve Ortadoğu ticaretinde çok önemli bir yere sahipti. İçten veya denizden gelen transit emtia deve ve gemilerden, limanın tam üstündeki etrafı surla çevrili olan ve zamanına göre umumi mağaza mahiyetinde olan bu antrepoya boşaltılır, içeriye veya taşraya gidecek olan emtia dahi oradan yüklenirdi. Burası Avrupa'dan Asya'nın ortalarına kadar ulaşan tarihi ipek yolunun deniz ucundaki basamağında kurulan bugünkü manasıyla bir serbest bölge idi.

Trabzon'un asıl şehirden bir buçuk iki kilometre doğuda bulunan bu transit limandan başka dahili ticarete mahsus bir limanı daha vardı. Bu ikinci liman şehrin denize paralel giden kale duvarının önünde ve bugünkü moloz mevkiinde idi. Doğu taraftan şehir surlarının denize uzatılmış bir kolu ve bir kulesi tarafından korunan Moloz Limanı son yıllara kadar ayakta kalabilmiş, ancak sahil yolunun açılmasıyla birlikte kalıntılarının önemli bir kısmı yok olmuştur.

Coğrafi Konum

TRABZON İLİNİN COĞRAFİ KONUMU, TABİİ ÖZELLİKLERİ VE ŞEHRİN KURULUŞU


Trabzon, Doğu Anadolu'nun kuzeydoğusunda, Karadenizin tabii bir limanının kıyısında, Asya ve Ortadoğu transit yolunun başında kurulmuş bir şehirdir. 41 derece kuzey enleminde ve 39 derece 43' doğu boylamında bulunur.

Yüzölçümü 4685 km2 olan Trabzon ili doğuda Rize, güneydoğuda Bayburt, güneyde Gümüşhane, batıda Giresun illeri, kuzeyde Karadeniz ile çevrilidir.

1990'da nüfus açısından Karadeniz Bölgesinin 4., ama nüfus yoğunluğu en yüksek ili idi. Aynı yıl Türkiye'de Km2'ye 73 kişi düşerken, Trabzon ilinde 170 kişi düşüyordu.


DOĞAL YAPI

Ülkenin, yüzölçümü oldukça küçük illerden biri olan Trabzon, akarsu vadileri ile derin biçimde yarılmış dağlık ve engebeli alanlardan oluşur. Doğu Karadeniz sıradağlarına bağlı kıyı dağlarının yüksek kesimlerinden Karadeniz kıyısına kadar uzanan Trabzon ilinin doğal bitki örtüsü, doğu ve batı da komşusu olan iller gibi çok zengindir. Kıyıdan hemen yer yer duvarı andıran biçimde yükselen, doğu-batı doğrultusundaki bu dağlar, güneye gidildikçe yumuşak bir eğimle daha da yükseldikten sonra, il sınırları başında Çoruh ve Harşit yarma vadilerine doğru oldukça dik yamaçlarla alçalır.

Trabzon ilinin güney kesimini doğu-batı doğrultusunda uzanan Haldızen, Soğanlı, Trabzon ve Zigana dağları engebelendirir. Yer yer 3 bin metreyi aşan bu dağların yüksek kesimleri doğal sınırı oluşturur. İlin en yüksek noktaları güneydoğudaki Haldızen dağında 3193 metreye erişen Karakaya Tepesi ile güneydeki Çakır Göl dağının doruğudur. (Dere boyunun tepesinde 3082 m.) Kuzeye bakan kesimleri bol yağış alan bu dağlar kızıl ağaç, gürgen, kestane, kayın, köknar ve ladinden oluşan yoğun bir orman örtüsü ile kaplıdır. Güneye bakan yamaçlarında ise sarıçam ormanları vardır. Ormanın üst sınırının geçtiği 2000-2100 metre yükseklikten sonra rastlanan alp tipi çayırlarla kaplı yaylalar (Sultan Murat, Madur, Cami Boğazı, Kişit, Hoca Mezarı, Çernik, Paparza, Karadağ, Beypınarı, Haçka gibi) sayfiye olarak ve hayvancılık açısından önem taşır.

İl topraklarından kaynaklanan suların tümü Karadeniz'e dökülür. Bu suları toplayan akarsulardan başlıcaları Solaklı Çayı, Baltacı, Karadere, Değirmendere, Foldere, Yanbolu ve Kale dereleridir. Fazla yağış, gevşek ve kaygan arazi yapısı ve akarsuların derin biçimde yardığı bazı dik yamaçlardaki cılız bitki örtüsü ilin çeşitli yörelerinde zaman zaman can ve mal kaybına yol açan sel ve heyelanlara neden olur. Sera gölünün ortaya çıkmasına yol açan heyelan, 1988'de Maçka ilçesinin Çatak köyünde 64 kişi nin hayatını yitirmesiyle sonuçlanan heyelan, 19-20 Haziran 1990'da ilde 4 kişi nin de kaybolup, 39 kişi nin vefat ettiği sel bu doğa olaylarının en önemli örneklerindedir.

Trabzon ilindeki başlıca göller, Çakır Göl dağındaki Buzyalağı Gölü ile Sera Gölü ve Uzungöl adlı heyelan gölleridir.

Fazla girintili çıkıntılı olmayan Karadeniz kıyısında akarsuların taşıdığı alüvyonların yığılmasıyla küçük düzlükler oluşmuştur. Doğal plajlara da rastlanan bu kıyıdaki başlıca çıkıntı, Akçaabat ile Vakfıkebir arasında ilin en kuzey noktasını oluşturan ve Fener Burnu adıyla da bilinen Yoroz Burnudur. Kuzeybatı rüzgarlarına (Karayel) kapalı Akçaabat koyu ise doğal liman özelliği taşır.

Trabzon topraklarının %30'u dağlık %60'ı kıyıdan içeriye doğru gittikçe yükselen ve ortalama 25-30 metre arası değişen bir eğim gösteren alanlar biçimindedir. Ancak %10'u düzlük olan il toprakları genellikle engebelidir.

Trabzon'da yumuşak bir deniz iklimi hakimdir. En sıcak ay ortalaması 23 derece (Ağustos) , en soğuk ay ortalaması 7 derece (Şubat) . Ortalama yağış miktarı metrekareye 830 mm3'dür.


ŞEHRİN KURULUŞU

Trabzon , Karadeniz kıyılarının en eski ve en büyük şehridir. Bu şehrin kuruluşu ve önemi iki tabii sebebe bağlanır.

Birinci sebep: Bu bölgede kıyı ile iç bölge arasında bağlantı yolları pek azdır. Arkadaki Harşit ve Çoruh vadilerine ulaşabilmek için 3000 m yükseklikleri aşmak gerekir. Hiçbir yerde bu dağ silsilesini yarmış, tabii yol olabilecek geniş bir vadi yoktur. Bu geçit vermez dağların aşılabilen en elverişli noktası eskiden olduğu gibi bu gün de Zigana Geçididir. Bu geçitten iç bölgeye ulaşan yol Trabzon'un bulunduğu yerden başlamaktadır. Bu yol, limanın güneyindeki Değirmendere vadisinden itibaren 30 km kadar hafif bir yükselişle Zigana Dağlarının yamaçlarını boylar. 66 km sonra bu dağ silsilesinin 2030 m yüksekliğindeki biricik geçidine ulaşır. Buradan Harşit vadisine inilir. Bu vadiden de Orta Anadolu yaylalarına varılır.

Doğu Karadeniz bölgesinin içle bağlantısını temin eden en müsait ve en büyük yol başının bulunduğu yer olması Trabzon şehrinin burada kuruluşunun birinci sebebini teşkil eder.

İkinci Sebep: Batı rüzgarlarına karşı Yoroz Burnu ve Güzel Hisar kaya çıkıntısı ile az çok korunmuş, Boztepe dik eteğine doğru sokulmuş koyun küçük gemilere sığınak teşkil edebilecek tabii bir liman olması ile şehrin kurulması ve gelişmesine müsait bir arazinin bulunması Trabzon Şehrinin kuruluş yerinin seçiminde ikinci sebep sayılır.


ŞEHRİN KURULDUĞU YER

Şehrin üzerinde yer aldığı sırt, deniz kıyısına dik yarlarla inen Değirmendere, Kuzgundere (Tabakhane Deresi) ve Zağanos Deresi gibi vadilerle kesintiye uğrar ve kıyıdan itibaren 6-18, 15-20, 110-120 m yüksekliklerinde bir takım basamaklara ayrılır. Daha geride, şehrin 3 km. güneydoğusunda Trabzon'un yaslandığı dik yamaçlı ve düz sırtlı Boztepe Tepesi yer alır. Boztepe'nin daha batısında Soğuksu Tepesi yer alır. Trabzon Şehri yükseklikleri 200 m'yi geçen bu tepelerin kuzey eteklerinde, yamaç meyillerinin biraz hafiflediği kesimlerden başlayarak, bir amfiteatr gibi alçak yarların üstüne kadar mahallelerini yayar. Liman kesimi dışında Şehrin ana kitlesi yarlar üstünde kalır ve denizle doğrudan doğruya temasa gelmez.

Sözü edilen sırt üzerinde elverişli bir yerleşme zemini bulunmuş ve dik yamaçlı vadiler arasındaki saha kolaylıkla tahkim edilebildiği gibi, şehrin doğu ucunda da karayele karşı bir dereceye kadar koruyucu bir iskele oluşmuştur.

Tabakhane ve Köprüsü

Trabzon morfolojisi üzerine önemli bir makale neşreden Prof.Dr.Ahmet ARDEL, Trabzon civarının genellikle bir yayla olduğunu, güney-kuzey doğrultusunda akan dereler tarafından oldukça parçalandığını belirttikten sonra morfolojik yönden Trabzon'u üçe ayırır :


1- Değirmendere deltası bir tarafa bırakılırsa geri kalan kısmı koyu renkte nefelinli andezit tüflerinden teşekkül eden sahil bölgesi. Zağnos, Kuzgundere, Değirmendere bu bölgede önemli gedikler meydana getirmişlerdir.

2- Kıyının arkasında birbirinden dikliklerle ayrılmış denize doğru hafifçe eğik yüzeyler arz eden taraçalar bölgesi... Trabzon Şehri bu taraçalar üzerinde kurulmuştur.

3- Ortalama yükseltisi 200-250 m arasında olan tepeler bölgesi (Boztepe, Telsiz tepe, Soğuksu ve Zafanoz sırtları). Kısmen düz ve kısmen de dalgalı durumda olan bu tepeler yer yer çıplak ve yer yer ağaçlarla kaplıdır. (Prof.Dr.ARDEL, Ahmet-Trabzon ve Civarının Morfolojisi üzerine Gözlemler, Türk Coğrafya Dergisi, 1. yıl 1.Sayıdan ayrı basım, Ankara-1943)

Bugünkü Durumu
İLİN İDARİ DURUMU

On yedi ilçeye sahip olan Trabzon'un, dokuz ilçesi 114 Km.lik sahil şeridinde sıralanmıştır. Bunlar Batıdan doğu istikametine doğru Beşikdüzü, Vakfıkebir, Çarşıbaşı, Akçaabat, Yomra, Arsin, Araklı, Sürmene ve Of ilçeleridir. Tonya, Şalpazarı, Düzköy, Maçka, Köprübaşı, Dernek pazarı, Hayrat ve Çaykara ilçeleri sahilden içeridedir. Beşikdüzü ve Şalpazarı 1988, Çarşıbaşı, Düzköy, Köprübaşı, Dernekpazarı ve Hayrat 1990 yılında ilçe olmuşlardır.

66 belediyesi bulunan Trabzon'un, genellikle engebeli bir arazi üzerinde dağınık yerleşim gösteren 497 köyü vardır.


NÜFUS DURUMU
İlin nüfusu 1990 nüfus sayımına göre aşağıdaki şekilde bir dağılım izlemektedir.
Nüfus Dağılımı Toplam Nüfus Toplam Nüfusda
Toplam Nüfus
795.849
%100
Şehrin Nüfusu
303.612
% 38
Köylerin Nüfusu
492.237
% 62
Erkekler
386.642
% 49
Kadınlar
409.207
% 51


Trabzon 79 il içerisinde
Yüzölçümü itibariyle 62. , Nüfus itibariyle 23. , Nüfus yoğunluğu bakımından 5. , Nüfus artış hızı % 2.44 ile de 59. Sırada yer almaktadır.

1990 nüfus sayımı itibariyle Trabzon nüfusunun merkez ve ilçelere dağılımı şu şekildedir.
Sıra İlçe Adı Şehir Nüfusu Köyler Nüfus Toplam Nüfusu
1 Merkez 177.904 61.759 239.663
2 Akçaabat 37.528 79.397 116.925
3 Araklı 18.475 37.973 56.448
4 Arsin 8.596 21.264 29.860
5 Beşikdüzü 26.920 13.775 40.695
6 Çarşıbaşı 7.302 9.602 16.904
7 Çaykara 7.051 20.540 27.591
8 Dernekpazarı 3.926 2.595 6.521
9 Düzköy 7.384 16.296 23.680
10 Hayrat 7.427 10.527 17.954
11 Köprübaşı 5.727 5.704 11.431
12 Maçka 13.875 27.564 41.439
13 Of 22.429 44.308 66.737
14 Sürmene 17.890 19.896 37.786
15 Şalpazarı 5.480 12.211 17.691
16 Tonya 11.716 15.294 27.010
17 Vakfıkebir 32.260 16.608 48.568
18 Yomra 10.719 20.765 31.484
  TOPLAM 422.609 436.078 858.687


TRABZON'DA EĞİTİM

Eğitimin Tarihi Gelişimi
Osmanlıların son döneminde Trabzon'da eğitim kuruluşu olarak sekiz adet medrese, eğitim süresi dört yıl olan beş adet ilkokul, bir adet sanat yurdu, bir adet askeri rüştiye, bir adet idadi ve bir adet Darülmuallimin vardı. Aynı tarihlerde İmarette ve Ortahisar'da iki adet kütüphane bulunmaktaydı. Önceleri olduğu gibi Cumhuriyet döneminde de Trabzon Karadeniz Bölgesinin eğitim ve öğretim yönünden en gelişmiş ili olmaya devam etmiştir. Bu gün ana okulundan üniversiteye dek çeşitli eğitim-öğretim kuruluşlarının bulunduğu Trabzon'da halk eğitim-öğretime büyük ilgi göstermektedir.

NÜFUSUN EĞİTİM DURUMU
Toplam nüfusta kadın ve erkeklerin okuma-yazma oranları aşağıdaki şekildedir.
Cinsiyeti Toplam Nüfus Okur-Yazar Olanlar Okur-Yazar Olmayanlar Nüfustaki Yüzdesi
Kadın
362.510
259.423
103.087
% 71,56
Erkek
338.149
308.664
29.485
% 91,28


OKULLARIN DURUMU
İlkokullar : İlimizde 815 ilköğretim okulu mevcut olup bunların 5'i özel, 500'ü faal, 10'u lise bünyesinde ve 305'i taşımalı eğitim vermektedir.
Bu okullarda toplam 4.680 derslik ve 112.975 öğrenci vardır.
Ayrıca bu okullarda 1.627 branş öğretmeni ve 3.084 sınıf öğretmeni olmak üzere toplam 4.711 öğretmen vardır.

305 adet taşımalı öğretim veren okul, 152 adet taşıma merkezi, 145 adet taşınan yerleşim birimi ve 16.352 taşımalı öğrenci bulunmaktadır.

İlköğretim okullarında ortalama olarak bir öğretmene ve bir dersliğe 24 öğrenci düşmektedir.

İlkokulların 95 adedi il ve ilçe merkezlerinde, 566 adedi ise köylerdedir. Ayrıca il merkezinde 2 adette özel ilkokul vardır.
Not: Toplam ilkokul sayısına taşımalı eğitim sebebiyle kapalı bulunan 76 ilkokul dahil edilmemiştir.

Orta Dereceli Okullar : İlimizde Lise ve Dengi okul sayısı 86'dır. Bu okullarda toplam 28.962 öğrenci vardır.
Lise ve dengi okullarda 2.183 branş öğretmeni bulunmaktadır. bu durumda Bir öğretmene ortalama 13 öğrenci düşerken, bir dersliğe ortalama 24 öğrenci düşmektedir.

Yüksek öğretim Kurumları : 2 Aralık 1963 tarihinde öğretime açılan Karadeniz Teknik Üniversitesi 1966 yılında bugünkü yerine taşınmıştır.

KTÜ Ünye'den Hopa'ya kadar Karadeniz Kıyısı boyunca 16 fakülte, 2 yüksekokul, 12 meslek yüksekokulu, 1564 akademik, 1672 idari personeli ve yaklaşık 33 bin öğrencisi ile Ülkemizin en önemli ve en büyük üniversitelerinden biridir.

Yüksek Öğrenimde Yurt Durumu: Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumuna ait İlimizde KTÜ Kampusu içerisinde Trabzon Yurt Müdürlüğünün 4'er katlı 830 kişilik 4 adet, şehir merkezinde kiralık 150 kişilik ve Sürmene ilçesinde 250 kişilik, yine Akçaabat ilçesinde Fatih Yurt Müdürlüğünün 5 adet 4'er katlı 2.000 öğrenci kapasiteli yurdu mevcuttur.

TRABZON'DA SAĞLIK HİZMETLERİ

Koruyucu Sağlık Hizmetleri : İl genelinde koruyucu sağlık hizmetlerinde, 133 sağlık ocağı, 140 adet binalı ve 437 adet binasız olmak üzere 577 sağlık evi ile hizmet verilmektedir. Buralarda 288 doktor, 277 hemşire ve sağlık evlerinde 332 ebe görev yapmaktadır.

Tedavi edici Sağlık Hizmetleri : İlimizde Sağlık Bakanlığına bağlı 10, KTÜ Tıp Fakültesi, SSK ve bir de Özel Hastane mevcuttur. Sağlık Bakanlığı'na ait hastanelerde 1605 yatak, 138 uzman doktor, 73 pratisyen hekim, 465 hemşire ve 245 ebe görev yapmaktadır. Diğer hastanelerde yatak kapasitesi 967 olup, doktor sayısı ise 399'dur.

TRABZON'DA EKONOMİ

İlin Ekonomik Durumu : 750'lerden itibaren, özellikle 19. yüzyıl boyunca gelişen Avrupa Sanayii, yakın doğu ile ticari ilişkilerinin büyümesi ve ticaret hacminin artması, İran Transit Yolunun da başlangıç noktasında bulunan Doğu Karadeniz'in bu büyük ve önemli kapısı Trabzon'da ekonomik ve sosyal gelişmeye yol açmıştır. Bunun sonucu olarak Trabzon, Osmanlı döneminde 1868 yılında Vilayet haline getirilmiştir.

Trabzon kültürel ve sosyal yönden gelişmiş olmasına rağmen, arzulanan ekonomik gelişmeyi sağlayamamıştır. İlin ekonomisi halen tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır; nüfusun % 55'i bu faaliyetlerde elde edilen gelirlerle geçimini sağlamaktadır. Ticaret, sanayi, el sanatları, taşımacılık, inşaat ve diğer hizmetler alanında istihdam edilenler ise nüfusun % 45'ini oluşturmaktadır.

Trabzon'da toplam üretim içinde katma değerin payı %59, girdi payı ise %41'dir. Trabzon'da girdi oranları Türkiye geneline göre kıyasla daha yüksektir. Bu durum maliyetlerin yükselmesi sonucunu doğurmaktadır.

2000 yılı Haziran ayı sonu itibariyle İlimizde bulunan vergi mükellefinin vergi türlerine göre sayıları aşağıda sunulmuştur.

Mükellef Sayıları
Kurumlar Vergisi Gelir Vergisi Katma Değer Vergisi
5.319
47.390
28.882

Arazi Durumu : İlin 468.500 hektarlık toplam arazisinin 115.406 hektarı tarıma elverişli olup, kalan 181.659 hektarı orman 117.421 hektarı çayır-mera ve 54.014 hektarı ürün getirmeyen arazidir.

Tarım arazisinin %61.1'inde bölgenin önemli geçim kaynağı olan fındık ve çay üretilmektedir. Hububat, mısır ve fasulye ekimine % 28.8, tütün ve patates üretimine %9 ve sebze-yem bitkileri üretimine %1.1'lik tarım arazisi ayrılmaktadır. Bir çiftçi ailesine düşen ortalama tarım arazisi 12 dekardır.

Hayvancılık : İlin arazisi dar ve dağlıktır. Bu nedenle hayvancılığın gelişmesine elverişli geniş meralar bulunmamaktadır. Çayır ve otlak alanlar 117.421 hektar olup, bu alan il yüzölçümünün %25.06 oranını teşkil eder. Hayvancılık besicilikten daha çok süt üretimine dayanmaktadır. Bu nedenle et ihtiyacının büyük bölümü Kars ve Erzurum illerinden temin edilmektedir.

İlde her çiftçi ailesi arazi darlığı sebebiyle kendi ihtiyacını karşılamak gayesiyle ancak 3-4 baş sığır besleyebilmektedir. İlin orta ve iç kesimlerinde hayvan besiciliği halkın önemli geçim kaynağını teşkil etmektedir.

Arıcılığın gelişmesi için, Tarım Bakanlığı Trabzon İl Müdürlüğünce ilçe ve köylerde çiftçiler teşvik edilmektedir.

Orman Durumu : Trabzon orman varlığı bakımından oldukça zengindir. Mevcut orman alanı 181.659 hektar olup, bu alan il yüzölçümünün %41'ini teşkil etmektedir. İşletilmeye müsait orman alanı 115.398 hektardır. Arazinin dağlık oluşu ve bol yağış alması orman alanlarının genişletilmesine müsaittir.

Sanayi Hayatı : Trabzon, Osmanlı döneminden kalma potansiyeli ve Cumhuriyet döneminde zaman zaman hızlanan sanayileşme hareketlerine rağmen bu alanda yeterince gelişmemiş illerden biridir. İlde büyük ölçekli üretim tesisi yok denecek kadar azdır. En önemli imalat sanayi kuruluşu 1992 yılında özelleştirilen 455 bin ton/yıl kapasiteli çimento fabrikasıdır. Bunun haricindeki imalat sanayii kuruluşları daha çok tarımsal ürünleri işlemeye yöneliktir. Küçük ve orta ölçekli 110 sanayi kuruluşundan 100'ü özel 10'u kamu sektörüne aittir.

İlde imalat sanayiinde sayılabilecek belli başlı alanlar un ve kepek, süt mamulleri, balıkyağı ve unu, hazır giyim, mefruşat, ayakkabı, kereste, beton direk, lâstik ve plâstik ürünler, PVC boru, bakır, çinko, kurşun, alüminyum kurşun mamulleri, boru galvanizli saç, tuğla, metal, otomobil yan sanayii ve cerrahi dikiş malzemesi imalatıdır. Bunun yanında Sürmene'nin Çam burnu ve Yeniay kasabasında eski yöntemlerle sürdürülen tekne ve gemi yapım sanayii il açısından önemi ihmal edilmeyecek boyutlardadır. Yeni kurulan Trabzon silah sanayii A.Ş. ile yeniden faaliyete geçirilen Arsin Giyim Sanayii il ekonomisinin geleceğinde önemli yer tutacak yatırımlardır.

Trabzon'da sanayi sektörünün istihdama katkısı oldukça düşüktür. İl bazında bu sektörde çalışanların sayısı 14 bin kişi civarındadır.

Organize Sanayi Bölgesi İl Özel İdaresi, Trabzon Belediyesi, Sanayi ve Ticaret Odası ile Arsin Belediyesince oluşturulan Müteşebbis Heyet tarafından Arsin İlçesi sınırları içinde 983.420 m2'lik sahasının tamamı kamulaştırılmıştır. Onaylı imar planına göre 25 adet yapı adasında en küçüğü 4.410, en büyüğü 17.870 m2 alanında olmak üzere toplam 109 sanayi parseli mevcuttur. Altyapı çalışmaları (Yollar alt yapısı, kanalizasyon, yağmur suyu, terfi hattı, 1.000 m3 depo, drenaj taşkın koruma, PTT inşaatları, içme suyu ve enerji) tamamlanmıştır.


104 parselden 71'i hizmete geçmiştir. Üretime geçen tesis sayısı 47 (71 parsel)'dir. Üretimi duran 3 tesis (4 parsel), inşaat halindeki tesis sayısı 24 (27 parsel), proje aşamasındaki firma 2 (2 parsel), tahsisi yapılmayan parsel yoktur.

Bölgede arsa değeri geçici olarak 1.193.500 TL/m2 olarak belirlenmiştir.

Vakfıkebir ve Beşikdüzü ilçelerinde 2 adet yeni alan tespit edilerek Bakanlar Kuruluna teklifte bulunulmuş olup, bunlardan Vakfıkebir ilçesi sınırları içerisinde bulunan 930.000.000 m2 alan yatırım programına alınmıştır. Şu anda Tapu Kadastro genel Müdürlüğüne bağlı elemanlarca kadastro çalışmaları yürütülürken diğer taraftan DSİ ve MTA kuruluşlarınca zemin etütleri ve raporları hazırlanmaktadır. 2000 yılında imar planı ve altyapı projelerinin bitirilmesi hedeflenmektedir.


TRABZON'DA ULAŞIM
Doğu Karadeniz bölgesinin önemli bir merkezi durumunda bulunan Trabzon kara, deniz ve havayolu imkanları ile bölge ve ülke ulaşım ağı içinde önemli bir yere sahiptir.

Karayolları: Karadeniz kıyı yolunun hemen hemen tümü 1970'lerde tamamlanmış ve Karadeniz Bölgesini Gümüşhane-Erzurum üzerinden Doğu Anadolu, Asya ve Ortadoğu ülkelerine bağlayan yolun niteliği yükseltilmiş ve İran transit ticaretinde önem kazanmaya başlamıştır.

Halen İlimizde 236 Km. devlet yolu, 297 Km. de İl yolu bulunmaktadır. Devlet yollarının 60 km. beton asfalt, 139 Km'si asfalt sathi kaplama, 37 Km'si de stabilizedir. İl yollarının ise; 16 Km'si beton asfalt 202 Km'si asfalt sathi kaplama, 79 Km'si stabilizedir. Buna göre; Devlet yollarının %84'ü İl yollarının da %73'ü asfalt kaplamadır.

Köy Yolları : Türkiye'de köy yolu ağı toplamı 320.538 km. olup, iller sıralamasında Trabzon 12.793 km.lik köy yolu ağıyla ilk sırayı almaktır. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünce belirlenen ve 19 gruba ayrılan İllerden 11. gurupta yer alan 6 İlin (Trabzon, Artvin, Bayburt, Giresun, Gümüşhane ve Rize) toplam yol ağı 38.101 km.dir. Bu rakam diğer grupların ilk sırasını oluşturmaktadır. Sadece İlimiz köy yolu ağı 9. gruptaki İllerin toplam yol ağından fazladır. (Örnek: Kayseri, Nevşehir, Yozgat ve Kırşehir İllerinin yol ağı toplamı 11.197 km. Diyarbakır, Batman, Siirt ve Şırnak İllerinin yol ağı toplamı da 12.203 km.dir.)

Bu durum, özellikle Doğu Karadeniz Bölgesinde yıllardır sorun olmaya devam eden köy yolları için özel bir proje uygulamasının gerektiğini ortaya koymaktadır.

12.793 km.lik köy yolu ağının 6.684 km.si stabilize, 1.683 km.si tesviye, 3.727 km.si ham yol ve 699 km.si beton ve asfalttır.

Bölgemizin iklim şartları ve arazinin topografik yapısı dikkate alındığında, köy yollarında kalıcı bir yol yapımı için beton ve asfalt yol yapımına hız verilmesi büyük önem arz etmektedir.

Deniz Yolları : Doğu Karadeniz Bölgesinde ilk liman 1946-54 yılları arasında Trabzon'da inşa edilmiştir. 3.5 milyon ton/yıl yükleme-boşaltma kapasiteli Trabzon Limanı, Sovyetler Birliğinin dağılması sonucu ortaya çıkan B.D.T ülkeleri ile özellikle bağımsızlıklarına kavuşan Türk Cumhuriyetlerinin, Baltık-Karadeniz (Ren-Tuna) su yolu projesinin yıllar sonra gerçekleşmesiyle de küreselleşen dünya ticaretinin batı ile doğu arasında gelişmesini sağlayacak "Transkafkasya" koridorunda dünyaya açılmakta olan önemli kapılarından biridir.

Hava Yolları : Hava ulaştırması bakımından Doğu Karadeniz Bölgesi sadece Trabzon'da bir Hava Limanına sahiptir. Önceleri 1.572x30 m. ebadındaki küçük bir pist ile hizmet veren Hava Limanı, bu piste paralel olarak inşa edilen ve 1987 yılında hizmete giren 2.640x45 m. boyutlarındaki yeni pist ile uluslararası hava trafiğine açıktır. 18.05.1998 tarihinde yeni yapılıp hizmete giren dış hatlar terminal binası şu anda tam faal olarak çalışmaktadır.



TRABZON'DA SPOR FAALİYETLERİ
Halen İl Merkezinde 32.000 (Hüseyin Avni AKER) ve Akçaabat'ta 5.000 kişi kapasiteli (Fatih) stadyumu mevcut olup, İl genelinde 13 adet toprak yüzeyli, 3 adet çim olmak üzere 12 adet spor sahası, 5 adet spor salonu, 9 adet antrenman salonu 1 adet kapalı, 2 adet açık yüzme havuzu, 1 adet atış poligonu vardır. Sporun çeşitli branşlarında 14.136 sporcu (12.120 kişi ile futbol ilk sırayı, 1 kişi ile jimnastik son sırayı paylaşmaktadır) 408 hakem ve 22 antrenör görev almaktadır.

Trabzon'da spor denince şüphesiz ilk akla gelen futboldur. İlimizin tanıtımında çok önemli yer tutan futbol takımımız TRABZONSPOR gerek ülkemizde ve gerekse Avrupa'da elde ettiği büyük başarılardan dolayı İlimizin ve Ülkemizin tanıtımında önemli rol oynamaktadır. 2 Ağustos 1967 tarihinde Bordo-Mavi renklerle kurulan Trabzonspor 1973-1974 sezonunda Türkiye Birinci Ligine çıkmış ve bugüne kadar 6 kez 1. Lig Şampiyonluğu, 5 kez Federasyon Kupası, 7 kez Cumhurbaşkanlığı Kupası ve 5 kez de Başbakanlık Kupasını müzesine götürmüştür.

Avcılık, atıcılık, atletizm, basketbol, boks, güreş, judo, taek-wando, Karate, voleybol, hentbol, futbol ve su sporları dallarında spor faaliyetleri yapılmaktadır. Her dalda ülke çapında dereceler alan Trabzon'lu sporcular futbolda da birçok başarılar kazanmışlar ve isimlerini yurt dışına taşırmışlardır.
Kültür
KÜLTÜRÜN TARİHİ GELİŞİMİ
Bilinen tarihi geçmişi en az 4000 yıl öncesine dayanan Trabzon, konumu itibarıyla tarihin bütün evrelerinde tüm dünyanın ilgisini çekmiş ender kentlerden biridir. Coğrafi önemi, tam bir geçiş noktasında bulunması, değişik medeniyetlere ev sahipliği yapması Trabzon'u önemli kılan etkenlerin başında gelmektedir. Böylesine köklü geçmişe sahip bir kentin kültürel hayatı da renkli olmak zorundadır. Bir kere Trabzon bildiğimiz "kent kültürü"nü yüzyıllardan bu yana bünyesinde yaşatmaktadır. Ticari ve idari merkez olarak Trabzon'da yüzyılların ötesinden bu yana kurulu bulunan eğitim-kültür-ticaret merkezlerinin varlığı ketin etrafıyla birlikte canlı ve süregelen bir kültürel birikime sahip olduğunun göstergesidir.
Büyük Türk Padişahı Fatih Sultan Mehmet'in Trabzon'u 1461'de fethinden sonra daha da gelişen Trabzon'da kültür kurumlarının varlıklarına bir çok tarihi belgede rastlamamız mümkündür. Cumhuriyetin ilanından sonra Mustafa Kemal ATATÜRK'ün "Halkı zeki, üretken, girişimci ve çalışkan" olarak nitelendirdiği Trabzon'da çok gayretli çalışmalar yapılmış, eğitim ve kültür hareketlerine büyük önem verilmiştir.
Dünyaca ünlü gezginlerin ziyaret ettiği Trabzon, yüzyıllar boyunca, bütün dünyanın ilgisini çekmiştir. Ksenophon'dan, Evliya Çelebi'ye, Fallmerayer'den, Frunze'ye kadar yüzlerce seyyahın ziyaret edip düşüncelerini tarihe birer belge olarak aktardıkları "seyahatnamelerde"ki ana buluşma noktası "gizemli doğası, coğrafi konumu, Orta Asya, Kafkasya, Uzakdoğu, Ortadoğu'nun İstanbul ve Avrupa ile ilişkisinde önemli bir ticaret ve kültür merkezi" oluşundan kaynaklanan kentin vazgeçilmezliğidir.

TARİHİ ZENGİNLİKLERİMİZ

İlimizde Kültür Bakanlığı tarafından tescillenmiş ve koruma altına alınmış 550 tarihi tescilli kültür varlığı bulunmaktadır. Bunun yanısıra "tabiat varlığı" olarak belirlenmiş ve koruma altına alınmış bölgelerimiz de bulunmaktadır.
İl merkezi ve ilçelerde sayısız tarihi esere rastlamak mümkündür. Bunların başlıcalarını şöyle sıralayabiliriz :

"Trabzon Kalesi, Kalepark, Yenicuma Camii, Cephanelik, Su Kemerleri, Akçakale, Ayasofya, Küçük Ayvasıl, Ortahisar Camii, Molla Nakip Camii, Kudrettin Camii, Hüsnü Göktuğ Camii, Kızlar Manastırı, Kaymaklı Manastırı, Kuştul Manastırı, Sumela Manastırı, Santa Maria Kilisesi, Gülbaharhatun Camii, İskenderpaşa Camii, Tophane Hamamı, Sekiz Direkli Hamam, Meydan Hamamı, Çeşmeler, Köprüler, Atatürk Köşkü, Memişağa Konağı, Erdoğdu Bey Camii, Musa Paşa Camii, Saraçzade Medresesi, Ortahisar Muvakkithanesi, Emir Mehmet Türbesi, Hamzapaşa Türbesi, Bedesten" Karadeniz kıyısında kurulmuş en eski kentlerden biri olan Trabzon'da yukarıda kısaca isimlerini sunduğumuz eserlerin dışında her bir köyde ve mahallede sevimli çeşmeler, evler, köprüler bize tarihin geçmiş sevimli yüzünü yansıtmaktadır. Akçaabat Orta Mahalle, Sürmene evleri, Ortahisar mahallesindeki eski Türk evleri, konaklar bugün bile işlevlerini yürüten diğer irili ufaklı tarihi eserlerin hepsi ilimizin birer kültür ve tabiat varlığıdır.


TRABZON KÜLTÜR KURUMLARI
Tüm yerleşim birimlerine kadar inmiş okullarımızın yanısıra Trabzon'un kültür hayatına renk veren, yeşermesini sağlayan kütüphane ve kültür merkezleri açısından da oldukça zengin Trabzon'da, İlköğretim çağından - yüksek eğitime kadar aranılan bütün eğitim kurumları bulunmaktadır.
Osmanlı İmparatorluğu'nun 17 vilayetinden biri olan Trabzon fetihten sonra yoğun bir kültürel gelişmeye sahne olmuştur. Bu gelişme içinde kütüphanelerin rolü büyüktür. Tarih seyri içinde kütüphanelerimizden söz etmek istiyoruz :

& Saraçzade Kütüphanesi : Saraçzade Mustafa Efendi tarafından 1762 tarihinde kurulmuştur. Ortahisar Camii'nin karşısında bulunan mescidin üst katında bulunmaktadır.

& Fetvahane Kütüphanesi : Trabzon Valisi Hazinaderzade Osmanpaşa tarafından 1845 tarihinde hizmete açılmıştır. Ortahisar Camii'ne batı yönünde bitişik yer alan bu kütüphanede önemli eserler bulunmaktaydı. Trabzon'un işgali sırasında Rus asar-ı atika müzesi müdürü prof. İnavovitch Ouspenski tarafından 497 kitap seçilerek Rusya'ya nakledilmiştir.

& Ortahisar Kütüphanesi : Ortahisar Camii doğu tarafında yer alan bir odasında 1842 yılında valiliğinin son yılında Trabzon Valisi Hazinedarzade Osman Paşa tarafından açılmıştır.

& Hatuniye Kütüphanesi : 1844 yılında Gülbahar Hatun Camii külliyesi içinde Trabzon Valisi Hazinedarzade Osman Paşa tarafından açılması tasarlanmasına rağmen, onun ölümü üzerine kardeşi Abdullah Paşa tarafından açılmıştır.

& Müdafa-i Hukuk Cemiyeti Kütüphanesi : Milli Mücadele yıllarında Trabzon'da kurulan Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin kütüphanesi olarak hizmet vermiştir. Trabzon halkını milli mücadele fikri etrafında birleştirmek için kurulan bu kütüphaneye çeşitli yollardan kitaplar hediye edilerek zenginleştirilmiştir.

& Trabzon Muallimler Cemiyeti Kütüphanesi : Mustafa Reşit Tarakçıoğlu tarafından Trabzon'da kurulan Muallimler Cemiyeti olarak faaliyet gösteren kuruluşun kütüphanesi idi. "Gelecek kuşakların modern irfan ve milli düşüncelerle cihazlanmaları, milli duygularla hürmetli vatanperver, çalışkan eleman olarak yetiştirilmelerini temin için kurulan Muallimler Cemiyeti"nin kitaplarının daha sonra kurulan Trabzon Halkevi Kütüphanesi'ne devredilmiştir.

& Trabzon Türkocağı Kütüphanesi : Gençlerin kahve köşelerinden kurtulmasını temin etmek maksadıyla Trabzon'da Türkocağı tarafından ilk kez 1925 yılında Çocuk Kütüphanesi kurulmuştur. Milli şuurun güçlenmesini amaçlayan Türkocağı'nın kütüphanecilik faaliyetleri de bu amaç doğrultusunda sürmüştür.

& Trabzon Halkevi Kütüphanesi : Trabzon Halkevi 24 Haziran 1932 yılında kurup, kütüphanesini hizmete açtı. Kütüphane 1943 yılında 3000 ciltlik kitaba ulaştı. Çıkardığı "İNAN" isimli dergi ile kentin kültürel hayatına katkıda bulundu. 47.000'e ulaşan kitap sayısı ile okuyucu hizmetlerini geniş halk kitlelerine yaydı.

& Trabzon İl Halk Kütüphanesi : Trabzon İl Halk Kütüphanesi 1 Ekim 1927 yılında hizmete açıldı. Açıldığı sırada adı Milli Kütüphane idi. Daha sonra Trabzon Genel Kütüphanesi olarak adı değişti. 1960 yılından itibaren de İl Halk Kütüphanesi olarak tüm Türkiye'de birliktelik sağlanmış şekilde bugünkü ismini almıştır. 19 Mayıs 1966 tarihinde Kütüphaneler Genel Müdürlüğü tarafından 400.000 liraya yaptırılarak bugünkü Atapark'daki yerine taşınmıştır. Daha önceleri bugün Gazeteciler Cemiyeti olarak hizmet veren meydandaki tarihi binada faaliyetini sürdürmekteydi.
İl Halk Kütüphanesi bugün 50.000'i aşkın kitabı, yıllık 100.000'i aşan okuyucusu ile bilgisayarlı sisteme geçmiş vaziyette hizmet vermektedir. Ayrıca nadide el yazmaları ve "şeriye sicilleri" ile de araştırmacılara ve tarihe ışık tutacak kaynak eserlere sahip önemli bir kültür merkezidir.

Bugün Trabzon'da kütüphanecilik hizmetleri kırsal alana kadar yayılmış ilçelerimizin yanısıra beldelerimizde de halk kütüphaneleri hizmet vermektedir.
Ayrıca Trabzon Belediyesi'nin Semt Kütüphaneleri ile İsmail Hakkı Berkmen Tarih Kütüphanesi kent merkezinde önemli hizmet vermektedir.
Karadeniz Teknik Üniversitesi'nin bünyesinde hizmet veren kütüphanesi daha çok akademik personel, öğrenci ve araştırmacılara hizmet vermektedir.

HORONLARIMIZ

Horon bir tutkudur Trabzon'da Kemençenin kıvrak sesi bir yerden yankılanmaya görsün, ya da davulun zurnanın nağmeleri işitilmeye... Başlar önce ayaklar oynamaya. Sonra eller havaya kalkar... Sonra bir sihirli alemin içinde genişler de genişler horonun halkası...
Horon gibi canlı, hızlı bir halk oyunu yoktur. Vücudun tümünün iştirak ettiği yegane oyundur denilebilir horona. Genelde erkek ve kadın diye horonları ayırmamakla birlikte erkek horonlarının daha sert, kadın horonu ise daha yumuşak figürlerle oynanmaktadır.

Horon dizisi iki kişiden oluşsa bile içlerinden biri mutlaka horonbaşıdır. Horonu ya çalgıcı ya da içlerinden usta olan bir horoncu yönetir. Horoncuların coşkularını canlı tutmak, horon kurmak, aşağı almak, değişik horon düzenine geçmek için horoncubaşı farklı komutlar verir. Horoncular "yürüyürü, dik oyna, kim ula, dikkat dikkat, ha uşak ha, alaşağı, ula ula, aloğlu, kim kim kim, şaşma, horonu bozma, taktum,..." gibi horoncubaşı tarafından verilen komutların ne anlama geldiğini bilirler ve horon düzenini buna göre sürdürürler.

=Düz Horon : Genellikle kadınlar tarafından davul zurna, kemençe eşliğinde oynanır.

=Akçaabat Sallaması : Genellikle davul, zurna eşliğinde Akçaabat yöresinde oynanır, erkek oyunudur. Sıksara'ya geçiş öncesi bir oyundur. Ağır bir yapıya sahiptir, giderek hızlanır.

=Sıksara : Trabzon halkının karakteristik yapısını simgeleyen en önemli horon türlerimizdendir. Atak, canlı vücudun bütün bölümlerinin harekete geçtiği kıvrak ve sanat gücü yüksek bir oyundur. Kemençe ile ve davul, zurna ile de oynanabilir.

=Kız Horonu : Düz horondur. Hareketleri basittir. Türkü eşliğinde de oynanır. Atma türküleri meşhurdur. Oyun esnasında söylenen türküler bu oyunu ilginç kılar. Kemençe ile oynanır.

=Sürmene Sallaması : Özgün ve hareketli bir oyundur. Kemençe ile oynanır. Davul ve zurna ile de oynanır. Özellikle Sürmene'de oynanan bu oyunun özel figürleri zevkle izlenir.

=Bıçak Oyunu : İki kişi tarafından bıçakla oynanır. Müzik ve ritm sıksaraya çok benzer. Karşılıklı bir savaşı, mücadeleyi andıran figürleri vardır. Oyuncuların ellerindeki bıçakları çok iyi kullanmaları gerekir, yoksa oyunun heyecanı içinde birbirlerini yaralayabilirler.

=Vaybeni : Genellikle Çaykara ve çevresindeki köylerde oynanır. Türküye dayalı oyundur. Atışmalı türkülerin söylendiği horonda bir tarafın söyleyecek sözü kalmayana dek devam eder.

TÜRKÜLERİMİZ

Kısa ve nettir türkülerimiz. Öyle lafı geveleme, eğirme, büğürme yoktur türkülerimizde. Ne denecekse söylenir. Hüküm verilir, mesaj iletilir. Kısadır, acıdır özlemler, sevinçler, sevgiler, yergiler hep bir türkülerde dile gelir. Coşku dolu yürekler kemençenin eşliğinde söyler türküsünü. Söyler türküsünü de, yol olur bu türkü dağ aşar, deniz aşar, gurbet aşar sevgilinin gözünde kimi zaman bir damla yaş, kimi zaman da gülen yüzde bir çiçek olur açar...
Yöre türkülerinde sadece sevda yoktur. Savaş, sel, çığ, vurgun, toprak kayması, gibi durumlarda yakılan ağıtlar birer türkü olmaktan çok destanımsı özellikler taşımaktadır.
Halk edebiyatımızın en yaygın ürünlerinden olan mani biçimindeki türkülerimiz kendiliğinden doğaçlama olarak dökülür, kemençenin tellerinde ezgi olur.

Turizm
Trabzon; Doğu Karadeniz bölgesinde tarihi, sosyal ve kültürel, doğal zenginlikleri ile mavi ve yeşilin kucaklaştığı yerde yer alır. Bulunduğu yer itibarı ile her mevsim görülmeye ve gezilmeye değer, serin yazları, az tuzlu denizi, çeşitli balıkları ile denizden yararlanmaya imkan verirken, yeşilin her tonunu içinde barındıran ormanları ile de kıymetli bir hazine gibidir.

Tarihin eski çağlarından beri insanoğlunu barındıran bu güzel kentin zengin bir tarihi vardır.

Dünyaca ünlü gezginlerden Marco Polo ve Evliya Çelebinin uğradığı Osmanlı padişahlarından Fatih Sultan Mehmet'in fethettiği Yavuz Sultan Selim'in şehzadeliği sırasında Valilik yaptığı Kanuni Sultan Süleyman'ın doğduğu, cumhuriyetimizin kurucusu Ulu önder Atatürk'ün üç kez ziyaret ettiği ve Vasiyetinin bir bölümü yazmıştır.

Bol yağışlı iklimin sunduğu doğal güzellikler yanında insan elinin yarattığı eserler görenlerin hayranlığını çekmektedir.

Tarihsel ipek yolu üzerinde bulunması nedeni ile eski çağlardan beri önemli bir transit merkezi olan TRABZON tüm çekiciliği ile her dönem yerli ve yabancı turistlerin ilgi kaynağı olmuştur.

Kültürü, gelenek ve görenekleri, el sanatları ile de ilgi kaynağı olurken bölgeninde en büyük ticaret merkezidir. Bütün bu tarihsel ve kültürel yapısı yanı sıra Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ), uluslararası hava ve deniz limanı, serbest bölgesi, organize sanayi bölgesi, Rusya Federasyonu, İran, Gürcistan Konsoloslukları ve Panama Fahri Konsolosluğu ile de bölgede önemli bir yer tutmaktadır.

30.8.1989 tarihinde Sarp Sınır Kapısının açılması da kente önemli bir canlılık ve haraket getirmiştir. Ayrıca Avrupa kupalarındaki maçları ve başarıları olan Trabzonspor futbol takımı kentin turizminde ve tanıtımında önemli bir rol oynamaktadır.

Böylesine tarihi ile kültürü ile doğal varlıkları ile yaylaları akarsuları, florası, faunası, gelenek görenekleriyle, yöresel el sanatları, yemekleri ile ulaşımı, ticareti ile Trabzon turizmden çok şey bekleyen bir ildir.

Bu değerleri ile ''dört mevsim 12 ay turizm'' hedeflenmiş. Çalışmalar bu yönde odaklanmış. Eğitim, yatırım, teşvik, tanıtım, pazarlama gibi faktörleri içeren bir turizm politikası uygulanmaya konulmuştur. Bu politikada devletimiz lokomotif görevi üstlenmiştir.

Turizm eğitiminde,turizm sektöründe uluslararası standartlara ulaşmak,hizmetin nitelik ve niceliğini yükseltmek amacı ile yaygın eğitim çalışmaları içerisinde Trabzon ilinde Turim Eğitim Merkezi (TUREM) kurulmuş.Her yıl yüz genç öğrenci dört dalda (ön büro, servis hizmetleri, mutfak hizmetleri, kat hizmetleri) sektöre eğitilmiş vasıflı birer personel olarak yetiştirilmekte böylece ilk öğretim okulundan ya da lise ve dengi okullardan sonra okumayan gençlere kısa yoldan iş istihtamı yaratılması hedeflenmiştir. Karadeniz Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesinde Turizm Meslek Yüksek Okulu, Milli Eğitim Bakanlığınca Turizm Otelcilik ve Anadolu Meslek Lisesi eğitimlerini sürdürmektedirler.

Eğitim faaliyetleri arasında vatandaşın ve işletmecilerin turistle uyumunu sağlamaya yönelik eğitim programları kent halkına ek kazanç sağlayacak yönde eğitme programları dağlcılık ve doğa yürüyüşleri rehberlik ve yabancı dil kursaları seminer ve konferanslarla kent halkının bilinçlendirilmesi, el sanatları hediyelik eşya üretim-pazarlama kursları açarak halkın bilinçlendirilmesi sağlanmaktadır.Yatırımlar olarak planlama ve üst yapı uygulamaları çeşitli şekillerde turizmin teşvik edilmesi, yönlendirilmesi, atıl turizm potansiyelinin ortaya çıkarılması amacıyla özel proje çalışmaları başlatılmıştır.Örnek Düzköy mağarasının turizme açılması, Hıdırenebi Yayla kent, eski eserlerin onarılması vs.. gibi.

Teşvikler bağlamında yatırımcılar desteklenerek öncü-örnek olunmaktadır.

Pazarlamada ilin kültürü, tarihi, doğası, turist arzında çekiciliğini sağlamak için kamunun yanı sıra vakıflar dernekleri bölgesel seyahat acentaları ön plana çıkarak ulusal ve uluslararası platformlarda pazar sağlamaktadırlar.

Tanıtım için ilin tarihi kültürel değerlerini içeren posterler, broşürler, kit dosyaları, kent planları gibi tanıtıcı yayınlar, cd-rom, video kaseti, internette web sayfaları, multivizyon ve dia gösterileri, turizmlen ilgili ve çeşitli dergi, mecmua ve gazetelere yazılan makalelerle etkin bir tanıtım yapılmaktadır.

Kuruluşu M.Ö 2000 yıllarına dayanan Trabzon ilinde günümüze kadar gelebilen pek çok tarihsel anıt vardır. Bu anıtlar Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine aittir.
Albüm
Tarihi Trabzon Albümü
Yeni Trabzon Albümü
Yol Mesafeleri